Sürekli kadeh tokuşturmak, bol bol ‘Şerefe’ demek normal midir? Rakının içine kiraz, nane, maydanoz atılır mı? Su mu önce konur, rakı mı?” Ve daha pek çok merak edileni biz sorduk, rakı danışmanı Mehmet Başkaya yanıtladı. Ve minik bir rehber ortaya çıktı…
Ustasını bulmuşsan nedenini nasılını, adabını ayıbını soracaksın…
En azından ben öyle yaparak, çok şey öğrenirim. Geçtiğimiz aylarda muhabbetli, mezeli-rakılı bir masada, yıllarca Türkiye’deki rakı üretiminde çok önemli görevler üstlenmiş Mehmet Başkaya ile aynı masada oturma şerefine nail oldum.
Rakı danışmanı Mehmet Bey’in hiç yorulmadan bilgilerini paylaşmasına ve tabii ki o bilgi birikimine hayran oldum.
Bu arada masada Mehmet Bey varken, insan üstadın önünde ‘yanlış içmek’ istemiyor; hafif de çekingenlik oluyor.
Yanımdaki şair Küçük İskender ile meraklı sorular sormaya başladık, hem öğrenelim, hem de ayıp etmeyelim diye… Ben Başkaya’nın söylediklerini kaydettim hatta…
Bir ara küçük İskender, “Peki üstadım” dedi, “Şu ara çay işine siz ne diyorsunuz?”
Aslında bu, sorudan çok bir eleştiriydi…
Ben de ‘ara çay’ insanı olduğum için nefesimi tuttum. Sevgili Küçük İskender’in pası kaleden dönüp gol olmayınca yani ben Mehmet Bey’den ‘olur’u alınca “Masaya benden 4 çay'' nidamı attım:)
Peki başka neler var? Sürekli kadeh tokuşturmak, bol bol “Şerefe” demek normal midir?
Rakının içine kiraz, nane, maydanoz atılır mı?
Su mu önce konur, rakı mı?
İşte Mehmet Başkaya gibi bir rakı uzmanından yanıtlar…
*Aslında çok bilinen bir şey; ama yine de söyleyelim… “Şerefe” denilerek bir kere kadehler tokuşturulur. “Şerefe” de “Şeref sözü veriyorum ki, bu masada konuşulanlar bu masada kalacak” anlamına gelir.
*Yok masaya yeni misafir geldi, yok gol oldu diye de zırt pırt kadeh tokuşturulmaz.
* Masada yaşça en büyük kimse, ondan icazet alınmadan rakı içilmez.
* Masada yaşça büyük biriyle kadeh tokuşturacaksan kadehin altına doğru vuracaksın. “Sana saygı duyuyorum, sen benim büyüğümsün” demenin bir başka yolludur bu.
* Maydonoz rakının gamzesidir, sana gülümser. Rakıya girebilir. Eski üstadlardan Ahmet Rasim mesela, koyarmış.
* Rakı üzerine bira içilmez.
Rakının 600 yıllık bir geçmişi var. Şaraplık üzümlerin sıkıldıktan sonra kaynatılmasıyla alkol damıtılıp distile ediliyor ve arak ortaya çıkıyor. Arapça ‘terleten’ anlamına gelir. Aslında imbikten terleyerek akan anlamına gelmektedir. Sonra zamanla içine anason katılmış. 1930’larda damla sakızlı rakı varmış. Sonra bizim bildiğimiz anasonlu rakı ortaya çıkmış.
Fotoğraflar: SİNAN HAMAMSARILAR
Gazeteci, yazar ve televizyon programcısı ve postcast yayıncısı
18 Yaşından büyük olduğunuzu teyit etmek için lütfen doğum tarihinizi girin.
Gün
13
01
31
Ay
Temmuz
Ocak
Aralık
Yıl
2024
1944
2024
BU SİTEYE GİRİŞ YAPABİLMENİZ İÇİN 18 YAŞINDAN BÜYÜK OLMAK ZORUNDASINIZ